Halime Şahin Yazdı ; “Ana Yüreği”…

 

Uzun zamandır annem memleketten ilk defa geldi. Biraz hasta geldi. İnsan yaşlandıkça mı, yaşının olgunlaşmasından mı,  annemi çok özlediğimden mi? bilmiyorum, sanki küçük çocuğum gibi gece her öksürdüğünde uyanıp eyvah eyvah diyerek yataktan fırladım.

 

Biliyorum ki önemli bir hastalığı yok ama yine de huzursuz oldum. 18 yaşından bu güne hayat tecrübesi olunca, 4 çocuğumun öksürdüğünden anlardım ne şekil hasta olduklarını, hastalıklarının derecesini. Sabah olunca haydi hastaneye gidiyoruz dedim. Annem: ‘’Kızım önemli bir şey yok iyiyim’’ dedi. ‘’Nerden biliyorsun sen doktor musun?’’ dedim. Bu sefer de ‘’Bir öksürük şurubu varsa ver içeyim geçer’’ dedi. Belli ki hoşuna gitti ilgilenmem, ‘’gerek yok filan derken’’ sonunda  kabul etti. Biliyorum ki bana zahmet olmasın işimden geri kalmayayım diye kıyamıyor.

 

 Ana Yüreği  işte. Hastaneye gittik. Doktor, içinde bol vitamin olan serum verdi, Serumu hemen taktırdım bir süre sonra serum iyi geldi ve  sevindi mutlu oldu. Sonra bana dönerek  ‘’İyi geldi yavrum Allah senden razı olsun’’ dedi. Belki de insanoğlunun en çok ihtiyacı olan şey sevgi, ilgi ve alakadır. Annem de serumdan ziyade ona gösterdiğim ilgi ve sevgiden dolayı kendini iyi hissetti. Benim de çocuklarıma karşı düşündüklerim hissettiklerim geldi aklıma. Anan yüreği işte ve insanın anne olunca anlayabileceği bir duygu bu. Yıllarca bizim için çalışıp çabaladı, hem de çok çalıştı. Tabi ki herkes çalışıyor, çabalıyor ama benim annem daha bir itinalı be titiz çalışan bir kadındır.

 

Hani derler ya  yaptığı yenilir, diktiği giyilir işte öyle bir kadındır annem.  Köyde kadın olmak ayrıca zordur zaten. Bağ bahçe ve köydeki hayvanlar hepsi hemen hemen annemin elinden geçmektedir. Bu yüzden o da küçüklüğünden beri bu işlerin içinde bulmuş kendini ve fazlasıyla çalışır olmuştur. Taşı sıksa suyunu çıkaran, çalışmayı çok seven ve hiç yorulmayan üretken bir kadındır annem.  Annem bayramdan önce bizi mutlu edecek giysi ve ihtiyaçlarımızı almak için çalışır çabalar ve onları alıp beni ve kardeşlerimi mutlu ederdi.

 

Biz 4 kardeştik, bizi bırakıp işe gider, eve gelince temizlik, yemek bulaşık hepsini hallederdi. Bir gün olsun ailesini yemeksiz bırakmamıştır. Bilirdik ki okuldan eve gelince her daim yemek ocakta hazır olurdu. Hasta olduğumuzda bir aspirin içirip sabaha doğru doktora götürürdü çocuklarını. Benim hep boğazların şişerdi. ve  ateşlenirdim. ‘’Sen iğne olmadan iyileşemezsin’’ der zorla beni doktora götürürdü. Ne kadar ağlasam da nafile o doktora gidilirdi.

 

Ben de bu sefer başlardım pazarlığa ‘’Tamam iğne olacağım ama babam yapmasın iğneyi’’ diye. Babam hastanede çalıştığı için iğne yapmayı biliyordu ve hasta olan herkese babam iğne yapardı. Bana iğne yaptığı zaman çok acıtırdı ya da ben öyle sanırdım.

 

Komşumuz Şerafettin amca vardı. O da hastanede çalışıyordu ama onun yaptığı iğneler acıtmazdı. Belki de bana öyle geliyordu çocukluk işte. Her kesin annesi özeldir benim annem de çok özel bir kadındır. Tüm annelerin ellerinden öpüyor saygıyla eğiliyorum.

Kaynak ;Son -An Gazetesi….

Share
Boyabat Gündemi hakkında 18269 makale
Boyabat Gündemi

4 yorum

  1. Pretty great post. I just stumbled upon your weblog and wished to mention that I have really loved surfing around your weblog posts. After all I will be subscribing on your rss feed and I’m hoping you write once more very soon!

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.