Bizler yoğun ekmek tüketen toplumuz.
Ekmeğin kendisini suçlamaktan ziyade yapım tekniğini irdelememiz gerekir.Unun eldeedilmesi esnasında buğdayın kabuk kısmı tamamen uzaklaştırılıyor ve sadece nişastakısmından un elde ediliyor.Unun beyazlatılmasında kimyasallar kullanılıyor.Ayrıcaüretiminde kullanılan bir çok kimyasal katkı maddeleri ekmeği zararlı hale getirmiştir.
Oysa ekmek tam buğday unundan ekşi ekmek mayası ile yapılsa daha sağlıklı olacaktır.
Bazı uzmanların sadece 14 kromozomlu buğday tüketin şeklinde yer alan önerisini doğrubulmuyorum.
14 kromozomlu buğday Türkiye de de üretilen Siyez buğdayıdır.Gerçekten sağlıklı birçeşittir.Ama bu makarnalık veya ekmeklik buğdayın yararsız olduğu anlamına gelmez.
Siyez buğdayındaki her türlü protein makarnalık ve ekmeklik buğdaydada mevcut.
Makarnalık ve ekmeklik buğday siyez buğdayından doğal yollarla evrimleşerek meydanagelen çeşittir.Bu milattan önce yaklaşık 10 bin yılında gerçekleşen bir olaydır.
Yani biz 12 bin yıldır hem siyez buğdayı hemde makarnalık ve ekmeklik buğdaytüketiyoruz.
Kısacası gıdalarımızı albenili ve bağımlı hale getirmek için kimyasal katkılarkoyacağımıza doğal haliyle üretip tüketicilere sunabilirsek rant için insan sağlığı ileoynamamış oluruz.Bununda yolu vicdan ve yasalardan geçer.
İlyas ÇOLAK
Türkiye Ziraatçılar Derneği Sinop Şube Bşk.
Bir yanıt bırakın