Necati Celal Çatal Hoca Yazdı ; Adım Adım Huzur Evi,(4)….

Mahalle halkı; her zaman birlikte hareket ediyorlardı. Akşam alınan karar ne ise sabahleyin herkes işinin başında oluyordu. Tam bir köy imece usulü burada görülüyordu.
Hiç kimse; köy işini elinin ucuyla tutmuyordu.
Köylü bana, ben köylüye güven vermiştik.
Yaşım henüz 20 olmasına rağmen 80 yaşındaki insanlar dahi yaşıma bakmadan mesleğimden dolayı saygı gösteriyorlardı.
Keşke şimdide aynı saygıyı görebilsek ama ne gezer. Her birimiz mesleğimizi unutup siyasete karışmaya başladık, hak hukuk arıyoruz diye sendikalaştık ama hak hukuk yerine sendikaların uşağı olduk. Sendikalarda siyasi partilerin alt kuruluşları oldular ve o kıymetli öğretmenlik saygımızı kaybettik.
Şimdi de aynen bizde olduğu gibi imamlar imamlığa saygıyı %90 kaybediyorlar.
Her neyse konumuza dönelim. Diyeceksiniz ki:”Yazının başlığı “adım adım huzurevi”, daha huzurevinden hiç bahsetmedin. Öyle kolay değil, bir çocuğun meydana gelebilmesi için önce kız ile erkeğin sözlenmesi, nişanlanması arkasından düğün yapılması ve en az 9 ay on gün beklenmesi gerekiyor. Sonuçta 2,5-3 kg bir bebek. Huzurevi de her halde kolay değil. Onunda bir sürü aşamaları kat etmesi gerekiyor. İşte bu anlatmaya çalıştığım olayların neticesi olarak huzurevi gündeme gelecek.
Herkes çare arıyordu. Bu inşaat tamamlanmalıydı. Bir kişi tek başına bir ev yapıyor da 20 hanelik bir mahalle bir okulu nasıl yapamazdı. Yapacaklardı. Yapmalıydılar.
Yine konu buradan açılmışken söze girerek fikrimi açıkladım.
Camiye başlar isek, ikisini de aynı anda tamamlarız, dediğimde yaşlılardan biri kendini tutamayıp yüksek sesle haykırdı:
“Hoca Efendi, birinin. …. Yedik, onu da yeriz”.
Böyle bir cevabın geleceğini bekliyordum. Ama sevindim. Bir kişiden geldi. Diğerleri sessiz kaldı.
Bu olumlu işareti.
Bu plan tutacaktı. Bir sessizlik başladı. Herkes belli ki benim konuyu daha açmamı bekliyorlardı. Ben de yaşlı adamın “nasıl olacak” diye bana sormasını bekliyordum. Adam duramadı ve sordu. “Başladığımız işi bitiremedik. Çevre köyler yardımcı olduğu halde tamamlayamadık. Usta parası, çimento parası, demir parası bir de bunları yokuştan köye taşıma işi. Şimdi iki bina olunca yük ikiye katlanacak. Bu işin içinden çıkmamız mümkün değil.”
Amca, dedim. Sen okul tamamlansın istemiyor musun?
“İstiyorum”
Devam edecek.

 

Share
Boyabat Gündemi hakkında 18290 makale
Boyabat Gündemi

2 yorum

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.