Koyun Sürüsü ve Çakal
Koyunlar yaratılışları itibarı ile sakin mülayim ve uysal hayvanlardır. Kendi başlarına hayatlarını sürdüremezler onların yaşayabilmeleri için onlara ortam hazırlayan onlara sahip çıkan bir çoban yani lider gerekir eğer bu lider akıllı cesur ve dirayetli ise sürüsüne sahip çıkar onları kurta kuşa yedirmeden her geçen gün sürüsünü çoğaltır ve huzurlu bir şekilde hayatlarına devam ederler
Çakallar ve ya kurtlar ise vahşi ve yırtıcı hayvanlardırlar karınlarını doyurabilmek ve diğer hayvanlara karşı hayatta kalabilmek için gruplar halinde gezerler güçlü saldırgan ve çeviktirler .
Üç beş tanesi bir araya gelip bir grup hâlinde gezdikleri için bir koyun sürüsüne saldırdıkları zaman o sürüyü darmadağın ederek onların birlik ve beraberliklerini bozarlar onları güçsüz ve etkisiz hale getirirler daha sonrada etkisiz hale gelen bu küçük sürüleri boğup parçalayıp afiyetce yerler.
Fakat koyun sürüsünün çobanı akıllı tecrübeli ve cesaretli birisi ise kurtların veya çakalların bu saldırılarının ne zaman nasıl ve ne şekilde olacağını tecrübesinden dolayı az cok tahmin edeceği için tedbirini alır ve bu saldırıya engel olur ve sürüsünü bu kurt ve çakallara kaptırmaz
Bu gün dünya üzerindeki Müslümanların durumu da aynen bu koyun sürüsü ve çakalların durumuna benzemektedir
Çobanı olmayan olsada çobanlık hakkında fazla bir bilgisi ve tecrübesi olmayan birisinin koyun sürüsüne üç beş tane kurt veya çakal saldırdığı zaman o yüzlerce veya binlerce koyun sürüsü tarumar olur
Aynen bu günkü Müslümanların hâlide bu koyun sürüsü gibidir kendilerine ve ya diğer Müslüman kardeşlerine saldıran, dinine ve mukaddesatına saldıran, ırzına ve namusuna saldıran, kundaktaki çocuğu bile hiç gözünü kırpmadan katleden onlara yaşama hakkı bile tanımayan onları canlı canlı yakmaya ve yok etmeye çalışan bu kurt ve çakal sürüsü zalim,cani,vahşi (İsrail)ve onlara maddi ve manevî destek veren âvânelerinden korkularına veya uluslararası antlaşmalardan kaynaklanan çekinceler yüzünden seslerini çıkaramayıp sadece kınamakla,yürüyüş yapmakla,eleştirmekle dua etmekle yetinmektedirler. Oysaki orada bir katliam ve bir soykırımı yapılmaktadır bu zulmü yapan kim olursa olsun asla göz yumulmamalıdır
Dünya ülkelerine şöyle bir göz attığımızda onlarca Müslüman devletinin var olduğunu görürüz. Bunların bir çoğunun halkının Müslüman olduğu hâlde yöneticilerinin Müslüman olmadığını ve bir sömürü devleti olduğunu görürüz . Bir çoğunun da Müslüman bir yönetime sahip oldukları halde adil bir yönetim sağlayamadıkları için kendi içlerinde mezhep,Meşreb, Cemaat,Tarikat gibi çeşitli etnik ve dini gruplara ayrılarak bir birbirleri ile uğraştıklarını ve bir iç çatışma yaşadıklarını görürüz ve bunun sonucu olarakta parçalanıp bölünerek güçsüz ve savunmasız bir hale geldiklerini görürüz veya güçlü oldukları hâlde zevk-i sefaya daldıkları için etrafında olup bitenleri görmezden geldiklerine şahit oluruz.
Aynen beni sokmayan yılan bin yaşasın sözünde olduğu gibi
Komşunun evi yanarken oturup seyre bakılmaz o ateşin bizim evede sıçrayıp bizim evimizi de yakayacağından hiç kimsenin şüphesi olmasın
