Ramazan-ı Şerif ayının üçte birini geride bıraktık bile. Her Ramazan olduğu gibi bu Ramazan’da da farklı Ramazan paketleri hazırlandı. Bendeniz de sizin için bir Ramazan paketi hazırladım. Dilerseniz bu Ramazan paketini gelin birlikte açalım. Bakalım içerisinde neler varmış?
Rahmet, bereket ve mağfiret ayı olan Ramazan-ı şerifi idrak etmeye çalışıyoruz. Ramazan-ı şerif ayının bu manevi atmosferiyle beraber âdemi adam eden daha pek çok hususiyetleri söz konusudur.
Ramazan-ı şerif ayı bir yönüyle de bekleme, sabır, tahammül, (tatlı) telaş, tevekkül, teşebbüs, diğerkâmlık ayı demektir. Bu farklı yönleri uhdesinde barındırmasındandır ki bu ayın diğer aylara üstünlüğü güneşin ışığının diğer ışıklara olan üstünlüğü gibidir.
Müslüman, Ramazan-ı şerif ayı dışındaki on bir ay boyunca hayat meşgalesi içerisinde bulunurken bazı incelikleri göremeyebilir. Ancak Ramazan- şerif ayında otuz gün boyunca oruç tutan insanın midesi dinlenmeye geçer. Midede olan bu dinlenme aynı şekilde ruha da sirayet eder. O zaman insan hayata, olaylara ve yaşadıklarına başka bir pencereden bakmaya başlar.
Duyguların eğitimi için de Ramazan-ı şerif ayı büyük bir fırsattır. Oruç tutan insan bir yandan uzun saatler aç kalırken, aynı zamanda his dünyasında da bazı farkındalıklar yaşar. O zamana kadar çok da fark edemediği açlık, yoksulluk, fedakârlık, yardımlaşma gibi değerleri fark eder. Bu değerlerin insan fıtratına ve mutluluğuna olan katkısını bizzat yaşayarak müşahede eder.
Ramazan-ı şerif ikliminde oruç tutan insanın duygularında bir başkalık olur. İnsan, belki de o zamana kadar hiç olmadığı kadar ince düşünür. Vicdan terazisi daha hassas tartmaya başlar. İnsan varlık sebebini anlamak için bir başka gözle bakar cihana.
Yine Müslümanın, mükâfatının ziyadeleşeceği inancıyla yapacağı hayır ve hasenatları bu ayda misliyle artar. Bu vesileyle vermenin almaktan daha çok mutlu ettiği bu ayda daha iyi anlaşılır.
Diğer taraftan Ramazan-ı şerif ayı insana sabır denilen erdemi kazandırması bakımından da büyük bir ganimettir. Zira insan, oruç ibadeti ile bir yandan sıhhat bulurken diğer yandan da sabrı öğrenir. Sabır denilen şey de nefis terbiyesi demektir ki bu, insan için hiçbir okulda alamayacağı ve onu iki cihanda saadete ulaştıran bir ruh terbiyesi ve eğitimidir.
Hülasa İslam nimeti ile müşerref olan hiçbir Müslüman içerinde eşsiz nimetlerin ve zenginliklerin olduğu bu ayı kendinden bihaber geçiremez, geçirmemelidir. Müdrik bir Müslüman fırsatı ganimet bilerek heybesini doldurmanın yollarını aramalıdır. Maddi manevi güzelliklerin adeta yağmur gibi yağdığı bu Ramazan paketinden nasibdâr olamayanlar Allah’ın ne bedbaht kullarıdır.
Heyhat!
Bir yanıt bırakın