Ben kendimi bildim bile bitmeyen bir tartışmadır bu.
Lozan zafer mi hezimet mi?
Bununla ilgili okuduklarım aslında kafamı hiç karıştırmadı.
Bilakis okudukça kafamdaki taşlar yerine oturmaya başladı.
Lozan anlaşmasına giden süreci iyi tahlil edersek hezimet yada zafer nitelemesi yapma hakkına sahip oluruz.
Osmanlı imparatorluğunun hinderlandında ki verimli petrol yataklarına sahip olmayı amaçlayan sanayileşmiş Batı, önünde engel gördüğü bu aileyi kaldırmak için dünya savaşını tertip etti.
1.Cihan Harbi; Osmanlıyı paylaşma kavgasıydı.
Osmanlı mülkünde; 1000 yıllık tarihine ve değerlerine değilde, Batı kültürüne aşık yeni Türkiye kadrolarınca tesis edilen yeni devletin, aslında kendi içinde en başarılı, geçmiş değerlere sahip öbür kadrolarca da hezimet olan ilk anlaşması.
Anadolu’yu işgal eden güçlerden sadece Yunan ordusuyla savaşan Ankara merkezli yeni devleti ikame edenlerle, o günün muktedir ve galip devletleri, İngiltere, Fransa hi. çarpışmadan bugünkü Türkiye Cumhuriyeti topraklarından çıkmış ve Lozan anlaşması tesis edilmiştir.
Batı devletleri; kendilerine sadık, hiç bir zaman baş kaldırmayacak genç cumhuriyetin tesisini sağlamışlardır.
Peki; Osmanlı devletinin böyle bir şnsı var mıydı.. Yoktu…
O gün Anadolu’da zayıf ve bitkindi.Balkan savaşlarından bu yana çok çeşitli cephelerde savaşmış insanımız kırılmış, aç bitaptı.
Gerçekçi olmak lazım gelirse, böyle bir anlaşma Anadolu içinde can simidiydi.
Gelelim şehir efsanelerine…
2. Delege Dr.Rıza Nur’un Lozan görüşmeleri zabıtlarıyla hiç alakası olmayan, İsmet masa altına girdi, İngiliz delegesinin yüzünü dağıttım gibi saçmalıklarına kimse boşuna inanmasın.
Ayrıca yukarıda bahsettiğim, Osmanlı yıkılışını hazmedemeyen mütedeyyin aydınlar ki bunlardan biri olan, aynada kendini görse eleştirecek olan Kadir Mısıroğlu bu iddiaların arkasındaki kişiler.
Lakin aklı selimle düşünmekte yarar var…
Sakince yerlerine koyalım taşları buyrun…
Musul, Kerkük anlaşmayla bırakıldı deniyor.
Doğru..
Zaten Batı devletleri buralardaki petrole sahip olmak için Osmanlı’yı dağıttılar.Galip devletlerin 1. amacı buyken Ankara hükümetinin direnmesi mümkün değildi.
Askerden kaçışlar çok yüksekti, içerde isyanlar devamlı artıyordu.Yani henüz içerde doğru dürüst asayişi tesis edemeyen Anakara hükümetinin anlaşma masasını devirme şansı hiç yoktu.
Adalar Lozan’la Yunanlılara bırakıldı deniyor…
Yanlış..
Balkan savaşları sonrası, Adalar ve Selanik ve havalisi Yunanlılara Londra anlaşmasıyla bırakılmıştı.
100 yıllık gizli maddeler olduğu;
Ayasofya’nın kilise olacağı,
Boğazlardaki hakkından vaz geçecek,
Bütün yer altı servetlerini devredecek,
Tükiye hristiyan yapılacak gibi bir sürü şehir efsanesi zaman zaman dolaşıma sokulur.
Bütün bunlara top yekun şunu söylemek istiyorum.
Anlaşmalar heyetler arasında tesis edilir ama Meclisleri yada kralları tarafından onanmadıkça yürürlüğe girmez.
24 mart 1923 yılında imzalanan bu anlaşma 143 maddedir.
140 sayfa ve söylendiği gibi aslı İngilizce değil, Fransızca’dır.
Aslı Fransız Dış İşleri Bakanlığında, bire bir kopyası Türkiye devletindedir.
Uluslarası dolaşımda yürürlüğe girmesi 1924 Ağustosu itibariyladir.
Haydi diyelim Cumhuriyetin ilk kadroları gizli anlaşmaları imzaladılar ve sakladılar…
Şu an AK parti iktidarı var 13 yıldır.
2007’den beride Cumhurbaşkanı’da AK parti’den…
Meclis Başkanı’da…
Varsa böyle gizli maddeler, devletin bütün her yerinde olan bu insanların bu gizli protokolleri halktan gizlemeleri mümkün mü?
Varsa böyle gizli maddeler halka açıklasınlar.
Askerin kozmik odalarına bile girilmişken, böyle gizli protokollerin olduğunu iddia etmek saçmalıktır, abesle iştigaldir.
Yada şu an bir aksi olmazsa, kendi kendine AK parti intihar etmezse, 100. yılında yani 2023 yılında AK parti kadroları yine devlet yönetiminde olacak.
Onun için, hala böyle gizli maddeler olduğunu iddia edenler, bugün iktidarda olan Recep Tayyip Erdoğan ve Davutoğlu’nu samimiyetsizlikle hatta hainlikle suçluyor demektir aynı zamanda…
Beyler bir şeyleri yazarken lütfen bıraz araştırmalar yapıp okuyun…Sonra yazın…
Saçma sapan şeylerle insanların kafasını karıştırmayın…
08.11.15
Bir yanıt bırakın