Gerzenin Sesi Gazetesi Başköşe Yazarı Fatih Uysal Afrin Operasyonu İle İlgili Kaleme Almış Olduğu Yazısında “Devletimizin Emperyal Güçlere ve Teröristlere Karşı Suriye’de Başlatmış Olduğu ‘Zeytin Dalı’ Operasyonu Toplumun Herkesimini Bir Araya Getirirken, Batılı Güçlerin Taşeronluğunu Yapanların da Uykusunu Kaçırdı”
Ülkemizin en uzun sınırına sahip Suriye’de her geçen gün artan istikrarsızlık, kan ve gözyaşına dur demek, bu topraklarda barışı, huzuru, güveni tekrar tesis etmek adına askerimiz 6 gün önce Suriye topraklarına girdi. Geçmişten bu güne nerede ezilen, zulmedilen mazlum varsa, devletimiz maddi manevi bütün imkânlarını ortaya koyarak, zulmün kaosun bitirilmesi noktasında elini taşın altına sokmuştur. Afganistan, Myanmar, Sudan… Osmanlı tebaasından koptuktan sonra huzuru topraklarında bir türlü tesis edemeyen Suriye halkı Esed’in baskılarıyla ezilmiş, teröristlere yıllarca ev sahipliği yapmış, son olarak da Suriye topraklarında baş gösteren başıboşluk ve kaos neticesinde milyonlarca insan ülkesinden kaçmak zorunda kalmış, yüzbinlerce masum kadın, çoluk çocukta katledilmiştir.
Her geçen gün artan kaos sonrasında leş gören Akbabalar gibi Emperyal güçler buralara üşüşmüş buralardaki ateşi marjinal uzantıları (DAEŞ, IŞID, PKK-PYD) eliyle terör gruplarının üssü haline dönüştürmüştür. Batılı güçlerden aldığı destek ve lojistik sonrasında şımarıklığı had safhalara çıkan bu terör grupları, oralardaki masum halka yaptıkları gözler önünde iken birde ABD’nin verdiği silah ve destekle hadlerini aşarak sınırımızda oluşturmaya çalıştıkları istikrarsızlıklara karşın Türk ordusu son noktayı koymuş, kan ve gözyaşının hiç durmadığı Suriye’ye yönelik operasyonun düğmesine basmıştır.
Mazlum toplulukların bilhassa da İslam ülkelerinin hamisi konumunda olan ülkemizin başlattığı bu hamle’ye – İngiltere “Türkiye sınırlarını güvende tutma konusunda haklı” diye açıklama yapıyor. – Rusya, “YPG’yi silahlandırma konusunda ısrarcı olan ABD sonunda Türkiye’yi çıldırttı” diyerek Zeytin Dalı Operasyonu’na destek veriyor. – NATO, “Türkiye, istikrarsız bir bölgede bulunuyor ve terörden ciddi biçimde zarar gördü. Tüm ülkelerin öz savunma hakkı var” derken, bu desteğe son olarak Katar ve ve birçok ülke daha katılmıştır. Ülkemizdeki sağ partiler ve sol partiler ‘ülkenin bekası’ noktasında bir araya gelirken, ne yazık ki bazı marjinal gruplar veya kendine sanatçı veya siyasetçi diyen, bu ülkenin ekmeğini yiyen ve her platformda zehirlerini akıtmaktan çekinmeyen hainler yine bu batılı güçlerin taşeronluğuna soyunmaktadırlar. Hatta, 1974 Kıbrıs harekâtının neden yapıldığını unutan Kıbrıs’taki bir gazete ülkemizin kendi sınırlarını ve vatandaşlarını korumak adına başlatmış olduğu sınır ötesi harekata yönelik dil uzatmış, hatta Kıbrıs meclisinden bir milletvekili de haddini aşması neticesinde Kıbrıs halkı sokağa dökülmüş ve gereken cevabı vermişlerdir. Suriye’de, Irak’ta döktükleri kan yetmiyormuşcasına Hatay’a, Mardin’e, Kilis’e masum halkın üzerine bomba atmaktan, masum halkımızı camilerde ibadetlerini yaparken ölümüne neden olan PKK-PYD veya DAEŞ’in saldırılarını görmeyerek, Türk askerine iftira atmaya çalışan bu şeref yoksunu insanları önce Allaha sonra kamuoyunun vicdanına havale ediyorum. Terörle mücadele de batılı güçler her ne kadar ülkemize çifte standart uygulasa da Allah’ın izni ile Türkler gittiği her yere barışı ve huzuru götürmüştür.
Şöyle ki 11 Eylül saldırısının ardından Afganistan’a, Irak’a, Libya’ya barışı ve huzuru getireceğiz diyerek giden başta ABD olmak üzere diğer emperyal güçler gittikleri her ülkeye kan ve göz yaşını, mezhep savaşlarını da beraberinde götürmüşlerdir. Bugün Mehmetçiği halkımız kurban keserek Suriye’ye Afrin’e uğurluyorsa,’İstikamet Kızıl Elma, ailem beni beklemesin’ diyorsa, Vatanın birliği beraberliği ülkenin bekası için düğüne gider gibi, o sıcak bölgelere vatanın bölünmez bütünlüğü için şehit olmaya koşa koşa gidiyorsa inanın bu millete hiç kimse diz çöktüremez. Ne demişti İstiklal Marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy Garb’ın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar; Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var. Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar, ”Medeniyet!” dediğin tek dişi kalmış canavar? Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın; Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana vaadettiği günler Hakk’ın… Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın. Ersoy’un İstiklal Marşımızda dediği gibi Siper et gövdeni dursun bu hayasızca akın, Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk’ın. İşte bu ruh oldukça Türk ordusu, Türk Devleti ilelebet payidar olacaktır. Masum binlerce insanımızı Türk – Kürt diye ayırt etmeden katletmiş emperyal güçlerin değirmenine yıllarca su taşımış bu hain yapılanmaya bırakın 3-5 bin tır, isterlerse on bin tır silah versin, din için, millet için savaşan bu milletin ordusu karşısında bu hainlerin sonu hüsran olacaktır. Sınır ötesi harekâtı görüntülemeye çalışan bir muhabire tebessüm ederek “ülkemizi böldürtmeyeceğiz” diye harekâta gidiyorsa veya Afrin’e giden ve şahadet şerbetini tadan bir Mehmetçiğimizin(Musa özalkan’ın) sosyal Medya hesabından şayet bana bir şey olursa kendi paramdan“Türkmen çocuklar için okul yaptırın” isteği çıkıyorsa Allah’ın izni ile bu millete kimse diz çöktüremeyecektir. Zafer öyle veya böyle mazlumların hamisi, Türklerin olacaktır.
Gerze’nin Sesi Gazetesi
Bir yanıt bırakın