4 Nisan 2018 tarihinde vefatının 21. Yıl dönümünde saygı ve özlemle anacağımız merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in Ülkücü-Milliyetçi harekete bıraktığı iki güzide emanettir.
Alparslan Türkeş’in Hindistan sürgünü sonrası CKMP’ne katılmasıyla başlayan süreç partinin 8-9 Şubat 1969 tarihinde Adana’da yapılan kongresinde isminin Milliyetçi Hareket Partisi’ne ve terazi olan ambleminin Üç Hilal’e dönüştürülerek Başbuğ’un liderliğiyle sonuçlanmıştır. Türk Milliyetçiliği fikir sisteminin siyasi alanda bugün hala tek temsilcisi olan MHP, Devlet Bahçeli’nin liderliğinde siyasi çalışmalarına güçlenerek devam etmektedir.
Başbuğ, Ülkücü Hareketin mutlak iktidarının sadece siyasi bir zaferle elde edilemeyeceği aynı zamanda toplumsal bir fikri zeminin de oluşturulması gerektiğine inanarak, toplumun önderi konumundaki gençliğin bu iktidar yürüyüşünde aktif bir sorumluluk üstlenmesi gerektiğini düşünmüş Ülkücü Türk Gençliğini, Ülkü Ocakları çatısı altına toplamıştır. 70’li yıllar ve sonrasında önüne çıkan türlü engelleri aşan, yılmadan mücadelesine devam ederek günümüze kadar gelen Ülkü Ocakları 90’lı yıllar ile birlikte Cumhuriyetin 100. yaşı olan 2023 yılına odaklanarak ‘Lider Ülke Türkiye’ hedefine ulaşmak için Alparslan Türkeş’in açtığı yolda Lider Devlet Bahçeli’nin emrinde Olcay Kılavuz’un komutanlığında kararlı ve emin adımlarla yürümektedir.
Ülkü Ocakları Eğitim Ve Kültür Vakfı, teorik anlamda öğrendiğimiz ve pratik anlamda ise yaşam biçimine dönüştürdüğümüz ‘ülkücülüğün’, Nizamı Alem İlay-i Kelimetullah davasının ve Kızılelma Ülküsünün kurumsallaşmış ana kaynağıdır. Vatanımız ve milletimize karşı yapılan her türlü saldırıya göğsünü korkusuzca siper eden Ülkücü Türk Gençliğinin yetişmesine vesile olan, 50 yıllık destanlaşmış mücadelenin nişaneleri Ruhi Kılıçkıran ağabeyden Fırat Yılmaz Çakıroğlu kardeşimize kadar tüm Ülkücü Şehitlerimizin ruhuyla bezenmiş ocaklarımız bugünde milli ve manevi duyguları gelişmiş, eğitimli, ahlaklı, Türk Vatanına, Türk Milletine ve Türkiye Cumhuriyeti Devletine bağlı yüksek vasıflı Türk gençleri yetiştirmekle meşkuldür.
Özellikle son zamanlarda Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkü Ocakları’nda hasbelkader bulunmuş kişilerin herhangi bir siyasi oluşumda yer aldıktan sonra göz bebeğimiz gibi baktığımız emanetlerimize saldırmaktan başka siyasi söylem ve politika üretememelerini üzüntüyle görmekteyiz. Türkiye genelinde olduğu gibi Sinop’ta da ipin ucunun kaçırıldığını her gün bir yenisi yapılan açıklamalarla şahit oluyoruz. Boyabat ilçemizde de bir siyasi parti ilçe başkanının açıklaması diye internet haber gazetesinde yayınlanan ancak Ülkü Ocakları’nın havasını dahi solumamış biri tarafından kaleme alındığı belli olan yazıda Ülkü Ocaklarını iş kurumu ile karıştırma gafletinde bulunularak haddini aşan ifadeler kullanılmıştır.
Bizlere göre bu açıklamaların amacı Ülkücü Hareket üzerinden siyasi rant devşirmek, pr yapmak, reklam peşinde koşmaktan başka bir şey değildir. Belirtmeliyim ki Ülkü Ocakları bünyesinde bulunan hiçbir genç kardeşimiz şahsi, günlük çıkar ve menfaatler peşinde olmayacağı gibi bu niyetle yaklaşan kişilere de gerekli hatırlatmayı ve uyarıyı yapabilecek bilgi, birikim, donanıma sahiptir. Ayrıca sadece Allah rızası için mücadele eden, inandığı dava uğruna canını feda etmekten çekinmeyerek ‘bayraklaşan’ Ülkücü Türk Gençliği, MHP’nin üç hilalli bayrağını asmayı şeref bilir.
Son olarak ‘saygıda mecburiyet, sevgide serbestiyet vardır’ sözünü şiar edinen Ülkü Ocakları toplumumuzun her ferdine saygı çerçevesinde yaklaşmaktadır. Ancak mesnetsiz, asılsız ve ipe un seren açıklamalarla ülkücüyü ve ülkü ocaklarını küçük düşürecek kimselere karşı tavrımız Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli’nin ‘dalınıza zarar verenin ağacını kökünden sökünüz’ talimatları doğrultusunda olacaktır. Ülkücü Hareket ve onun yılmaz gençliği dün olduğu gibi bugün de Türk Milletinin menfaatleri uğruna her türlü fedakarlığı yapmaya, mücadeleyi vermeye kararlı bir şekilde devam edeceğinden şüphemiz yoktur.
Ali Meşe-16.03.2018
Bir yanıt bırakın