Hangi Televizyonu Izleyelim..?

ülkemde ve dünyada neler olup bittiğini anlamak için bir vatandaş ve tabiî ki bir Müslüman olarak sosyal ve görsel medyayı takip etmemiz lazım. Yani her insan gibi bizimde doğru tarafsız bir bilgiye ve habere, ihtiyacımız var. Bilgi; yaşayan insanlar için ekmek ve su kadar önemli bir ihtiyaçtır

Bu bilgi ve haberleri öğrenebilmek için daha çok sosyal ve görsel medya kanallarını tercih ediyoruz bunlardan bir tanesi ve en yaygın olanıda televizyonlardır.

Uydudan yayın yapan yüzlerce ulusal ve yerel televizyon kanalları olmasına rağmen maalesef ailecek bir arada utanmadan, yüzümüz kızarmadan seyrede bileceğimiz doğru dürüst bir kanal yok buna devletin tv kanalları da dâhildir.

Kimisi bir siyasî parti kanalı gibi hep belirli bir siyasî görüşün fikir ve düşüncelerini savunarak diğer siyasi görüş ve düşünceleri aşağılayarak,hakaretler ederek insanlara kendi fikir ve düşüncelerini enjekte etmeye çalışırlar. Bunlar siyâset (oy)hırsızlarıdır

Kimisi belirli bir cemaat ve tarikatların tebligatcısı gibi yayın yaparak en doğru en hakikî yolun kendilerinin gittiği yol olduğunu anlatmaya ve diger cemaat ve tarikatların gittiği yolun batıl olduğunu aşılamaya çalışırlar ve bu yolla bazı insanların hem dinî duygularını hemde ceplerini sömürerek insanlarımız arasına fitne tohumu ekerler. Bunlar ise din iman ve inanç hırsızlarıdır

Kimisi bu televizyon kanallarını bir pazarlama ofisi gibi kullanarak her türlü şeyin pazarlamasını yaparak ve halkı dolandırmak için her türlü gayrı meşru yollara başvurarak seyircilerinin cebindeki paraya göz dikerler. Bunlar ise medyatik dijital hırsızlardır

Kimisi bizim ahlak,gelenek,görenek ve ananelerimizle asla bağdaşmayan aile yapımıza asla uymayan, çağdaşlık ve özgürlük adı altında aile yapımızı bozmak ve parçalamak için hazırlanmış olan senaryoları ve senaristleri yerli ve milli olmayan dizi ve filmler yayınlayarak nefsimizi ve neslimizi kendi öz kültürümüzden uzaklaştırmaya çalışmaktadırlar. bunlarda kültür ve sanat hırsızlarıdır

Kimileri reyting yapma uğruna çeşitli yarışma programları adı altında yarışmalar düzenleyerek kazanma hırsı ile insanları biribirine hakaret,aşağılama ve rencide ettirilerek reyting yapıp ceplerini doldurma telaşesindedirler bunlarda reyting hırsızlarıdır

Kimileri ise evlendirme, barıştırma,anlastırma gibi programlar adı altında kutsal bir yuva olan aile yuvasını bir mikser gibi karıştırarak her ailenin özeli ve mahremi olan bazı şeyleri ifşa ederek ailelerin barışmasını değil dağılmasını yapmaktadırlar .bunlarda ar,namus ve hayâ hırsızlarıdır

Şunu anlıyoruz ki televizyon kanallarının neredeyse tamamına yakını, özellikle yerel kanallar bu işinin cılkını çıkardılar. Bu kanalları tamamen ticarete, pazarlama kanalına dönüştürmüşler. İnanın tam bir sömürü ve kandırmaca sistemi hâline gelmiş yani bunlar bir nevi bir (sömürü terörü) hâline gelmiş,bunlar toplumu, halkı, kültürü, sanatı düşünmez.bunların Dinleri imanları para olmuş.

Televizyonun temel amacı eğitmek,öğretmek ve ahlaki kurallar çerçevesinde eğlendirmek olmalıdır. Şimdi ki televizyon yayınları ise Rayından çıkmış tren misali insanları her yönden felakete sürüklemektedirler

Lütfen..Çok geç olmadan Milletinin ve memleketinin geleceğini düşünen devlet yetkilileri bu işe dur demeli, her parası olan televizyon kanalı açmamalı ,açıyorsa da denetimi devletin kontrolü altında olmalıdır.

Devletin görevi;halkının ve vatandaşlarının birlik ve beraberlik içerisinde huzur ve güvenle yaşamasını sağlamaktır Devlet;Halkını ve vatandaşını her türlü dahilî ve haricî tehlikelerden korumalıdır.

Emekli imam hatip İlyas Çiloğlu (09.01.2021)